Volkswagen Geleneksel İsimlere Geri Dönüyor

Volkswagen Geleneksel İsimlere Geri Dönüyor

Volkswagen “Das Auto” ile Devam Edecek

Elektrikli araçlara geçiş, otomotiv markalarını hem teknolojik hem de stratejik açıdan yeni kararlar almaya zorluyor. Modellerin hangi motor tipiyle üretileceği, pazarlama stratejileri ve müşteri algısı gibi konular, firmalar için karmaşık ve maliyetli süreçler anlamına geliyor. Bu süreçte en kritik konulardan biri de yeni modellerin nasıl isimlendirileceği konusu. Markalar, elektrikli araçlarını mevcut portföylerinden nasıl ayıracakları konusunda uzun vadeli stratejiler geliştirmek ve buna bağlı planlar yapmak durumunda kalıyor.

Alman otomotiv devi Mercedes geçtiğimiz aylarda EQ önekini kaldırarak markanın ikonikleşmiş model isimlerine geri döneceğini açıklamıştı. Volkswagen, tıpkı Mercedes gibi elektrikli modellerinde kullandığı "ID" ön ekini zamanla kaldırarak daha tanıdık isimlere dönmeyi planlıyor. Alman markası, bu değişikliğin önümüzdeki yıl başlayacağını duyurdu. ID serisinin tüketicilerde kafa karışıklığı yarattığını kabul eden Volkswagen, eski ve bilindik model adlarını yeniden kullanma kararı aldı.

Mercedes’in elektrikli araçlardan "EQ" amblemini kaldırmasıyla benzer bir adım atan Volkswagen, sektördeki diğer büyük oyuncular gibi basit ve köklü isimlere geri dönmeyi hedefliyor. Bu hamle, marka kimliğinin sürekliliğini korumak ve müşteri bağlılığını güçlendirmek adına atılmış stratejik bir adım olarak görülüyor.

ID markası ilk kez 2017’de ID.3 konseptiyle tanıtılmış, ardından ID.4, ID.5, ID.6, ID.7 ve ID. Buzz gibi farklı segmentlerde modellerle seri genişletilmişti. Ancak şimdi, daha önce planlanan ID.1 ve ID.2 gibi yeni modellerin de geleneksel isimlerle sunulması bekleniyor.

Volkswagen’in Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Martin Sander, elektrikli araçlarda eski isimlendirme sistemine dönüleceğini açıkladı. "Modeller artık gerçek isimlerini alacak. Yeni lansmanlarda bu değişim net şekilde görülecek." diyen Sander, ID.2all ve ID.Every1 gibi konseptlerin üretim versiyonlarında farklı adların kullanılacağını belirtti.

Markanın gelecek planları arasında, elektrikli modeller için klasik isimlerin yeniden canlandırılması da var. Örneğin, 2026’da piyasaya çıkması beklenen ID.2’nin "Polo" adını alabileceği, 2027’de üretilmesi planlanan ID.1 için ise "Lupo", "Fox" veya "Up!" gibi geçmişte kullanılan isimlerin değerlendirilebileceği tahmin ediliyor.

Volkswagen’in teknik ekibi, ID serisinin önümüzdeki yıl büyük bir revizyondan geçeceğini duyurmuştu. Bu güncelleme, eski isimlerin geri dönüşü için uygun bir zemin hazırlayacak. Ayrıca, 2030’a doğru elektrikli Golf ve T-Roc gibi ikonik modellerin de yollara çıkması bekleniyor. Passat ve Tiguan gibi köklü isimlerin de elektrikli versiyonlarda kullanılma ihtimali yüksek görünüyor. Ticari araçlara baktığımızda ise ID.Buzz modelinin yeni versiyonlarında efsanevi Transporter’a geri dönülmesi beklenebilir.

Peki, bu modellerin popülaritesi o günlerde de herkesin malumu iken marka neden baştan bu yolu seçmedi? Elektrikli araçların yükselişe geçtiği 2010’ların sonunda, Volkswagen gibi markalar yeni bir kimlik oluşturma ihtiyacı hissetmişti. ID serisi, içten yanmalı modellerden ayrı bir elektrikli ürün grubu oluşturmak amacıyla hayata geçirilmişti. Tüm markalar elektrikli araç yarışında kendisinin de olduğu algısını tüketici zihnine oturtmak için çaba içine girmişti.

Ancak bugün, neredeyse tüm markaların elektrikli seçenekleri olduğu için bu ayrımın anlamı kalmadı. Ayrıca, alfanumerik isimlerin tüketiciler tarafından anlaşılmasının zorlaşması da değişimi gerekli kıldı. İçten yanmalı motorlar hibrit sistemlerle devam ettikçe ürün yelpazesi de gereğindden fazla dağılıyor ve pazarlama stratejilerinde odak sorunu ortaya çıkıyor. Tüketiciye bu kadar çok model ismiyle hitap etmenin zor ve maliyetli olduğu biliniyor.

Geleneksel isimlere dönüş, Volkswagen’in güçlü Alman mühendisliği imajını koruması açısından da önem taşıyor. Golf, Passat, Tiguan ve Transporter gibi modeller, onlarca yıldır markanın itibarını taşıyan araçlar. Bu modellerin çok uzun geçmişlerinin olması ikinci el değerlerinin de yüksek olmasını sağladığı için tüketici gözünde yüksek bir imaja da sahipler.

Özetle söylersek Volkswagen, Alman kalitesinin ve sağlamlığını temsil eden “Das Auto” imajını klasik modellere borçlu olduğunun farkında. Tüm bu faktörler gözönüne alındığında bu mirası sürdürmek ve elektrikli dönüşümde marka değerini korumak, Volkswagen için en mantıklı strateji olarak görünüyor.

 

Advertisement